İddia korkunç... Korkunç ötesi.
İnanılmaz.
Ne mi bu iddia? Ampute Futbol Milli Takım Teknik Direktörü U.Ö, milli takım kampında futbolcu E.G.’ye cinsel istismarda bulundu.
FUTBOLCU YAZILI OLARAK ŞİKAYET ETTİ
19 yaşındaki erkek futbolcu E.G., federasyona yaptığı yazılı başvuruyla erkek teknik direktörünü şikayet etti.
Soruşturma sırasında sözlü olarak da iddiasını yineleyen E.G., teknik direktör U.Ö. hakkında gerekli işlemlerin yapılmasını istedi.
Yanlış anlaşılmalara meydan vermemek için hemen ifade edeyim.
Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Disiplin Kurulu, 35 gün süren soruşturmanın ardından, masumiyet karinesini de dikkati alarak, teknik direktör U.Ö. hakkında ceza tayinine yer olmadığına oy birliği ile karar verdi.
BELGELER IŞIĞI ALTINDA...
Elimdeki resmî belgeler doğrultusunda bu korkunç iddiayı ve gelişmeleri size aktaracağım.
Tek bir cümle bile yorum yapmadan, belgeler ışığı altında aynen sunacağım.
Yorum size ait.
Belgeleri bu yazının en altında görebilirsiniz..
Ne tür belgeler mi bunlar? Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Disiplin Kurulu’nun 9 sayfalık gerekçeli kararı.
Bu kararın içinde her türlü iddia ve savunmanın yanısıra tüm tanıkların ifadeleri de var.
KAMP RİVA TESİSLERİNDEYDİ
Söylememe gerek yok elbet. Hukuki ve vicdani açıdan, teknik direktör ve futbolcunun adını rumuz olarak kullanacağım.
Daha doğrusu her ikisinin de adının baş harflerini yazacağım.
Ve yine... İddialarda yer alan bazı ifadeleri, ahlaki çerçeve doğrultusunda, aynen kullanmaktan imtina edeceğim. Nokta nokta geçeceğim.
Bir parantez açayım. Adı geçen teknik direktör, Ampute Futbol Milli Takımı ile tarihi başarılara imza attı. Avrupa Şampiyonluğu ve Dünya ikinciliği yaşadı.
İddiaya konu olan kamp ise Türkiye Futbol Federasyonu’nun Riva’daki Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim tesislerinde 37 futbolcunun katılımıyla gerçekleşti.
Aradan çekiliyorum.
Kronolojik olarak gelişmeleri aynen yazıyorum.
FEDERASYON EL KOYDU
Futbolcu E.G.’nin 16 Mart 2019 tarihli yazılı şikayeti üzerine düğmeye basıldı.
Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu bu olayla ilgili bir dosya hazırladı ve Disiplin Kurulu’na gönderdi.
FUTBOLCU E.G.: “OKŞADI VE ÖPTÜ...”
Federasyon, E.G.’nin ifadeleri doğrultusunda bu iddiayı şu şekilde özetledi:
“E.G., 5-10 Mart 2019 tarihleri arasında İstanbul’da yapılan Ampute Futbol 23 yaş altı sporcu kampına katıldığını...
Kampın son günü (9 Mart 2019) akşam üstü yapmış oldukları antrenmandan sonra 121 No’lu odada arkadaşı Ahmet Akkaya ile otururken Milli Takım Hocası U.Ö.’nın kendisini telefon ederek odasına çağırdığını...
Kendisinin gittiğini... Odaya gittiğinde kapıyı hocanın açtığını...
Üsünde atlet, altında şort olduğunu, kendi üsünde ise şort ve kısa kollu formasının olduğunu...
Antrenörün kendisine ‘Üstünü çıkart kaslarına bakacam’ dediğini...
Önce kaslarını sıktığını...
Daha sonra göğsünü okşadığını...
Ve sarılarak göğsünden öptüğünü...
FUTBOLCU E.G.: “KAÇMAYA ÇALIŞTIM AMA BECEREMEDİM...”
İtekleyerek kaçmaya çalıştığını, fakat beceremediğini...
Kendisine U.Ö.’nın ‘Sen hiç erkeklerle sevişmeyi gördün mü? dediğini...
O arada şortunu indir dediğini...
‘Ne yapıyorsun Hocam, ben utanırım’ dediğini...
Onun indirmeye çalıştığını... İtekleştiklerini...
Kendisine ‘Bak, seninki ......’ değil, benimki ‘Çok .......’
‘Elle b.... o....’ dediğini...
‘Ben böyle şeyleri bilmem ve sevmem’ diyerek onu itekleyerek odadan kaçtığını...
“KORKUDAN KİMSEYE ANLATMADIM...”
Korkudan kimseye bir şey anlatmadığını...
Ertesi gün de zaten kamptan ayrıldıklarını...
Babasının 2011 yılında vefat ettiğini...
Abisi, annesi ve yeğenleri ile yaşadığını...
Kendisinin, annesine konuyu anlattığını...
Ertesi günü Antrenör U.Ö.’nın kendisini idmana çağırdığını...
Kendisinin ‘Ben gelmem’ dediğini...
Annesinin telefonu alarak verip veriştirdiğini ve bir daha kendisini yollamayacağını söylediğini...
“ANTRENÖRÜMDEN ŞİKAYETÇİYİM...”
Daha sonra Milli Takım Kaptanını aradığını ve durumu anlattığını...
Kaptan Osman Çakmak’ın gidip Antrenör U.Ö. ile konuştuğunu...
Osman Çakmak’ın konuşması üzerine Antrenör U.Ö.’nın tekrar kendilerini aradığını ve kendisine ‘Sana kimse inanmaz. Senin kafana sıkacam’ diyerek tehdit ettiğini...
Bunun üzerine federasyona gelerek durumu şikayet yoluyla aktardığını...
Şikayetçi olduğunu...
Gereken işlemlerin yapılmasını istediğini...
Gerekirse Savcılığa da başvuracağını...
Antrenör U.Ö.’dan şikayetçi olduğunu...
Bildirdi.
GEREĞİ YAPILDI
Futbolcu, E.G.’nin bu dilekçesi, Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu tarafından 16 Mart 2019’da işlem yapılmak üzere kabul edildi ve federasyon genel sekreterliğince 18 Mart 2019 tarih ve 1295 sayılı yazı ile kovuşturma yapılmak üzere Disiplin Kurulu’na sevk edildi.
GÖREVDEN ALINDI...
Bu dilekçenin federasyona intikal etmesi üzerine de Antrenör U.Ö., Türkiye Bedensel Engelliler Federasyonu Başkanlığı tarafından 18 Mart 2019’da tedbiren görevden alındı.
ANTRENÖR U.Ö.: “SOYUT VE DAYANIKSIZ”
Antrenör U.Ö., Disiplin Kurulu’na verdiği yazılı savunmada şu ifadeleri kullandı:
“İddiaya konu olayı kabul etmem mümkün değildir.
Hakkımda soyut, dayanıksız ve inandırıcılıktan uzak iddia nedeniyle senelerce uğraşıp çalışarak üst noktaya getirdiğim kariyerim lekelenme tehditi ile karşı karşıya kalmıştır.
Ampute A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörlüğünü 3 yıldır yapmaktayım. Kendim de Güneydoğu gazisiyim.
Antrenörlüğünü yaptığım Ampute Milli Futbol Takımı, Avrupa Şampiyonu ve Dünya 2.’si olmuştur. Böyle bir kariyeri şikayetçinin iddia ettiği gibi bir olayla bir çırpıda yıkmam için aklımı yitirmiş olmam gerekir.”
“İKAZ ETMEK İÇİN ODAMA ÇAĞIRDIM...”
“Kampın son günü yani 9 Mart 2019 günü öğlen yemeğinde, takım oyuncusu E.G.’yi ‘kamp boyunca kendisinde gördüğüm eksiklikleri söylemek, daha disiplinli olması, daha özenli çalışması, daha fazla çalışması gerektiği’ hususlarında uyarmak için odama çağırdım.
Kendisinin takım içinde tavırları ve hareketleri teknik heyet olarak hoşumuza gitmediği için kendisini ayrıca uyarmak da istedim.
E.G. ile görüşeceğimi Genç Milli Takım Antrenörü Murat Bahadır’a da söyledim.
İddia sahibi ‘9 Mart’ta akşam üstü yapılan antrenmandan sonra kendisini çağırdığımı’ iddia etmektedir. Oysa ki, ekte sunulan kamp programına göre kampın son günü olan 9 Mart’ta tek bir antrenman yapıldığı ve bu antrenmanın da sabah 11.00’de yapıldığı görülecektir. Buna göre akşam üstü bir antrenman yapılmadığı, iddia sahibinin gerçekleri anlatmadığı ortadadır.”
ANTRENÖR: “ARAMIZDA BİR ŞEY GEÇMEDİ”
Teknik direktör U.Ö., savunmasında şu ifadelere de yer verdi:
“Şikayetçi E.G.’yi odama çağırdım, çünkü, Riva tesislerinde antrenörlük kursları devam ettiğinden uygun yer ve toplantı salonu yoktu.
Ayrıca yıllardır bu işin içindeyim, şikayetçinin 19 yaşında bir genç olması ve nasihat ederken kimi zaman sesimi yükseltmem ve kendisini de -disipline etmek adına- biraz azarlayacak olmam nedeniyle takımın geri kalanının önünde konuştuğum takdirde gururunun incineceğini düşündüm.
Takım ruhunun gereğine uygun davrandım.
E.G., 121 No’lu odada diğer bir sporcu Ahmet Akkaya ile kalmaktaydı.
Benim çağırmam üzerine E.G. odama geldi, kendisine “Daha çok çalışması, takım içinde disiplini bozmaması gerektiği” yönünde nasihatlarda bulundum.
Tüm bu görüşme en fazla 5 dakika sürmüştür.
İddiaya konu şeyler aramızda geçmemiştir.”
ANTRENÖR: “ANNESİ PARA İSTEDİ”
Antrenör U.Ö. ayrıca şu ifadelere yer verdi:
“Şikayetçi (E.G.) takıma geldikten sonra annesi benden para istemiştir. Kimi zaman 5.000 TL, kimi zaman 7.000 TL talep etmiştir. Kendisini “Teyze nasıl ödeyeceksin” diye uyarmam üzerine “Ödeme gücüm yok, o kadar para kazandınız, ne olur göndersen” diye ısrarlı tutumunu sürdürmüştür.
Aynı şekilde TSK Spor Kulübünün Kalecisi olan Bülent Çetin’den de para talep etmiştir.
Yine şikayetçinin geldiği takım olan Antalya Asat Spor Kulübü antrenörü Tahir Güven’den de aynı şekilde para talep edilmiştir.
Benden para istendiğine federasyon şoförü Emrah Karacaoğlu da şahittir.
Şikayetçi, para konusundaki talepleri karşılanmadığı için bana iftira atmıştır.”
YUVAMA BAĞLIYIM
“Ben, Ampute Futbol A Milli Takım Antrenörüyüm, 2 kız çocuğu sahibi bir baba, evine yuvasına bağlı bir eşim, geçen sene Umre’ye gittim.
Milli takımlar baş antrenörünün kariyerini bu denli alçaltıcı bir olay nedeniyle tehlikeye atması her şeyden önce hayatın olağan akışına aykırıdır”
“GÖREVİME İADEMİ TALEP EDİYORUM”
Antrenör U.Ö. savunmasında “Şikayetçinin soyut, akla ve mantığa uymayan, beni karalamaya yönelik iddialarına karşı, her türlü kanuni hakkım saklı kalmak kaydıyla “tedbiren antrenörlükten uzaklaştırma” kararının kaldırılarak görevime iade edilmeme, Sayın Başkanlığınızca yürütülen soruşturma sonucunda hakkımda “işlem yapmaya yer olmadığına” karar verilmesini saygıyla talep ediyorum” şeklinde ifadeye de yer verdi.
ANTRENÖRÜN TANIKLARI...
Antrenör U.Ö, tanık olarak Murat Bahar (Genç Milli Takım Antrenörü), Ahmet Akkaya (Milli Takım Oyuncusu, E.G.’nin oda arkadaşı), Umutcan Günay (Takım Kaptanı), Güven Sezer (Servis şoförü), Osman Çakmak (Takım Kaptanı), Bülent Çetin (TSK Spor Kulübünün Kalecisi), Tahir Güven (Antalya Asat Spor Kulübü Antrenörü) ve Emrah Karacaoğlu’nun ((Federasyon şoförü) ifadelerinin alınmasını da istedi.
İFADELER TEK TEK ALINDI
U.Ö.’nın bu talebi üzerine tanıkların ifadesine başvuruldu.
Tüm tanıklar bildiklerini ayrıntılı bir şekilde bildirdiler.
ÖNEMLİ NOT: Bu ifadelerin tamamını, bu yazının en altında görebilirsiniz.
İfadelerde son derece çarpıcı bilgiler, görüşler ve iddialar yer alıyor.
KAPTAN OSMAN: E.G. AĞLIYORDU
Ampute Futbol Milli Takım Kaptanı Osman Çakmak yazılı beyanında şu ifadeleri kullandı:
“15 Mart 2019 günü TSK spor kompleksine geldiğini, E.G.’nin o esnada tesiste olduğunu, E.G.’nin yanında annesi ve abisinin olduğunu, E.G.’nin ağladığını, kendisine ‘Osman abi seninle bir şey konuşacağım’ dediğini...
Annesi, E.G. ve abisinin koridorda kendisine anlattıklarının 16 Mart 2019 tarihinde E.G.’nin dilekçesinde kendisine okunan konu olduğunu, yanlarında takımın ikinci kaptanı Bülent Çetin’in de bulunduğunu...
Kendisinin, E.G.’ye bunun ciddi bir konu olduğunu ve federasyona iletmesi gerektiğini söylediğini...
Sadece E.G.’nin kendisine ilettiği konuyu 16 Mart 2019 tarihinde Federasyon Başkanını telefon ile arayarak ilettiğini ve kendilerini de federasyona yönlendirdiğini...
E.G. ve annesinin 16 Mart 2019 tarihinde federasyona gelerek dilekçelerini verdiklerini okunan dilekçeden anladığını...
E.G.’yi bu olaylardan sonra görmediğini ve ne olup bittiğiniz de bilmediğini...”
Yazılı olarak beyan etti.
FUTBOLCU E.G.: “ANTRENÖRÜM ŞORTUMU ÇIKARTMAYA ÇALIŞTI...”
E.G. ve annesi soruşturma sürecinde sözlü ifadeye çağrıldı.
E.G., 4 Nisan’daki sözlü ifadesinde şu cümleleri de kullandı:
“Antrenmandan sonra oda arkadaşım Ahmet ile odaya çıktık. Duş aldıktan sonra antrenör U. Hoca aradı. Odaya gel seninle bir şey konuşacağım dedi.
Ben U. Hoca’nın odasına çıktım. Bana otur dedi, üstünü çıkart dedi, kaslarına bakacağım dedi, ben şortlu ve penyeli formamlaydım.
Beni yatağa oturttu. Üstümü çıkarttı, ilk olarak kolumu pazularımı sıktı, daha sonra göğsümü okşamaya başladı.
Ondan sonra şortumu çıkartmaya çalıştı.”
FUTBOLCU E.G.: “İTEKLEYEREK ODADAN KAÇTIM...”
Futbolcu E.G., kendisine yöneltilen “Ne yaptı” sorusuna ise şu karşılığı verdi:
“Çıkart bir göreyim dedi, bak b...... k......, s....... k........ dedi.
Ben de onu itekleyerek odadan kaçtım.
Ben formamı alarak dışarda kapıda formamı giydim ve çıktım.
U. Hoca aynı zamanda benim TSK’dan Hocamdı, ben bu olaydan sonra idmana çıkmadım. Hiç görüşmedim, ben sadece Takım
Kaptanı Osman abiye (Osman ÇAKMAK) gittim.
Osman abiye gitttiğimde bana telefon etti, bu olayları ikimizin arasında olduğu için çıkartma dedi.
FUTBOLCU E.G.: OSMAN ABİ “SAVCILIĞA BAŞVURMA” DEDİ
Disiplin Kurulu toplantısında futbolcu E.G.’ye yöneltilen sorular ve alınan cevaplar şu şekilde:
-Savcılığa başvurdun mu?
-Başvurmadım. Osman abi başvurma dediği için başvurmadım.
-Takım arkadaşlarından veya ilgililerden hiç borç para istedin mi?
-Ben hiçbir şekilde kimseden para istemedim.
-Annen peki para istedi mi?
-Annemin isteyip istemediğini bilmiyorum.
ANNE: “OĞLUMA TERBİYESİZLİK YAPILMIŞ...”
Anne G.G. ise Disiplin Kurulu’nda şu cümleleri dile getirdi:
“Çocuğumu U. Hoca odasına çağırmış, çağırdığı zamanı bilmiyorum, odaya girdiğinde Hoca çıplakmış, oğlumdan soyunmasını istemiş, oğlum da Hocam ne yapıyorsunuz diyerek hemen kaçmış, benim bildiğim budur. Hoca beni arayarak oğlumu antrenmanlara gelsin dedi, ben de ona niye gelsin, terbiyesizlik yapmışsınız, çocuğumu yollamayacağım dedim. Oğlumun, hocasıyla veya takım arkadaşlarından herhangi bir şekilde parasal ilişkisi yoktur. Borç veya başka bir şey istememiştir dedi.” Anne G.G. “Savcılığa başvuracak mısınız “ sorusuna ise “Ben olayların daha da büyüyeceğinden endişe duyduğum için şikayetçi olmamaktan yanayım” karşılığını verdi.
Anne G.G., okuma yazma bilmediğini beyan etti. Federasyon sekreteri Fidan Gülersönmez beyanlarını kendisine okudu. Anne G.G., okunanların doğru olduğunu, kendi düşünceleri olduğunu beyan etti, sağ el başparmak ile beyanının doğruluğunu onayladı.
“SÖZLÜ SAVUNMADA BAHSETMEDİ...”
Disiplin Kurulu, dosyadaki mevcut bilgi ve belgeleri, tanık ifadelerini, beyanları, savunma yazılarını birlikte değerlendirerek şu hükmü tesis etti:
-Şikayetçi E.G.’nin vermiş olduğu dilekçesi, savunma ve tanık ifadeleri, dosyaya sunulu kamp programı ve raporu karşılaştırıldığında bahse konu iddianın 9 Mart 2019 tarihinde akşam üstü yapılan idmandan sonra yapıldığı belirtilmiş olmasına rağmen tanık ve savunmanın ifadelerinde 9 Mart 2019 tarihinde öğlene kadar idman yapıldığı, öğleden sonra idman veya maç yapılmadığı, şikayetçinin şikayet dilekçesinde göğsünü okşayıp öptüğünü söylemesine karşın sözlü savunmasında bu eylemden bahsetmemesi...
“ÇELİŞKİLER VAR...”
-Yine şikayetçinin dilekçesinde olaydan sonra Kulüp Hocası U.Ö.’nın kendisini idmana çağırdığını, Hoca’ya gelmem diyerek idmana çıkmadığını, fakat tanık ifadelerine göre E.G.’nin 12 Mart 2019 tarihinde kulübünün idmanına katıldığı, bu süre içerisinde hal ve hareketlerinde herhangi bir değişiklik gözlemlenmediği, şikayetçi tarafından Adli mercilere de halen herhangi bir başvurusunun bulunmadığı, şikayetçinin ifadelerindeki çelişkiler de göz önüne alınmış olup;
CEZA TAYİNİNE YER YOK...
-Şikayetli antrenör hakkında olayın sadece iddiaya dayalı olması disiplin cezasını gerektirmeyeceği açıktır. Eylemin şikayetli antrenör açısından olay ve iddialara dayalı olarak disiplin cezası tesis edilemez.
Eylemin şüpheli antrenör tarafından işlendiği kuşkuya yer vermeyecek şekilde ispatlanamamıştır.
Disiplin kurulu sportif ceza mevzuatı ile ilgili çalışmalarının da dışında kalan dosyaya konu somut olay açısından, disiplin soruşturmasına yönelik argümanların son derece sınırlı olması nedeniyle, derinlemesine araştırma yapma imkanı bulunmamaktadır.
Bu durum çerçevesinde masumiyet karinesi de dikkate alınarak Antrenör U.Ö. Hakkında DİSİPLİN CEZASI TAYİNİNE YER OLMADIĞINA oy birliği ile karar verilmiştir. 25 Nisan 2019...
Evet... Bitti. Durum bu...
Takdir kamuoyunun...
Ajansspor
