Türk spor tarihinin en büyük başarılarından birine, belki de en önemlisine imza atan A Milli Kadın Voleybol takımımız 2 gün önce Olimpiyat hedefi için Japonya’ya gitti ancak herkes bu kadarını biliyor. Çünkü bu kadarı yazıldı.
Konuşulmayan şey ise; daha 1 hafta önce Avrupa Şampiyonu olarak ülkemize takım sporlarında ilk defa böylesine büyük bir başarı getiren Filenin Sultanları’na gerekli iade-i itibarın yapılmamış olması.
Belçika’nın başkenti Brüksel’de Avrupa’nın en büyüğü olarak Türkiye’yi ayağa kaldıran kızlarımızın tarifeli uçakla ülkeye dönmesi tepki çekmiş ve gerekli özenin gösterilmemiş olması özellikle sosyal medyada gündem olmuştu. Şampiyon takıma özel bir uçak ayarlanmaması ayıplanmış ve ‘neredeyse otobüsle getirecekler’ yorumları yapılmıştı.
SEUL AKTARMALI TARİFELİ UÇAKLA GİTTİLER
Tüm bu eleştirilere rağmen millilerimiz 3 günlük iznin ardından Tokyo’ya yine tarifeli uçakla gönderildi. Üstelik Kore Havayolları’nın tarifeli uçağıyla! 9 Eylül Cumartesi akşamı İstanbul Havalimanı’ndan 21.50’de kalkan Seul aktarmalı Tokyo uçağına binen şampiyonlarımız 16 saati bulan yolculukla Tokya’ya gitti.
Ne Voleybol Federasyonu, ne Gençlik ve Spor Bakanlığı ne de ülkenin önde gelen uçak şirketleri dünyanın 1 numaralı takımını Olimpiyatlara götürmek için özel uçak ayarladı. Türkiye’ye son dönemlerin en büyük gururunu yaşatan milliler Tokyo’ya iki büklüm tarifeli uçakla uğurlandı.
FUTBOL TAKIMINA ESKİŞEHİR’DEN ÖZEL UÇAK
Sadece 1 gün sonra A Milli Futbol Takımı Japonya ile oynayacağı hazırlık maçı için Hollanda’ya gitti. Futbolcuları taşıyan ve Eskişehir’den kalkan özel uçak, Hollanda’nın Maastricht Aachen Havalimanı’na indi.
Ermenistan maçından sonra büyük eleştiriler alan futbol takımımız dünyanın her yerine özel uçakla taşınırken Avrupa şampiyonu voleybolcularımız tarifeli uçaklara layık görüldü. Bu çifte standardın elbette sponsorluklarla da ilgisi var.
Futbol takımına sponsorun tahsis ettiği özel uçaklardan birini, en azından bu dönemde ülkenin gururu voleybol takımı için kullanmak maalesef kimsenin aklına gelmedi.
Oysa Brüksel’deki tarihi final maçı öncesi Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’ın beraberinde Gençlik ve Spor Bakan Yardımcıları Hamza Yerlikaya ve Safa Koçoğlu ile önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu da Brüksel’e özel uçakla seyahat etmişti.
2021’DE DE BÜYÜK HATA YAPILMIŞTI
Türkiye Voleybol Federasyonu (TVF) Başkanı Mehmet Akif Üstündağ ve ekibinin seyahatler konusundaki yanlışları Tokyo 2020 Olimpiyatları öncesine kadar dayanıyor. Kısıtlamalar nedeniyle Temmuz 2021’de düzenlenen Tokyo 2020’ye voleybol takımı ana kafileden önce gitmişti.
O dönem Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın kaldırdığı olimpiyat uçakları yerine tarifeli bir uçakta, business class’ta uçmayı tercih eden TVF, farkında olmadan çok büyük bir hataya imza atmıştı. Türkiye-Japonya arasındaki uçuş mesafesinin uzun ve yorucu oluşu nedeniyle kadın milli takımı sporcularını business class’ta götüren yönetim, uçakta birkaç turistin covid testleri pozitif çıkınca yaptığı hatanın farkına varmıştı.
Kaptan Eda Erdem ve o dönem kadroda yer alan 6 voleybolcu, virüs taşıyan yolcularla temasları bulunduğu için soft karantinaya alınmış ve Tokyo 2020 macerası tatsız başlamıştı. Kaptan Erdem açılış törenine katılamadığı için Türk bayrağını taşıyamamıştı.
3 SAAT VE 16 SAAT GARİPLİĞİ
Böylesine kötü tecrübeler yaşanmışken ve Brüksel dönüşü tarifeli uçak kullanılmasına bunca tepki gösterilmişken Filenin Sultanları’nın Tokyo’ya bir kez daha, üstelik aktarmalı şekilde tarifeli uçakla gönderilmesi öncelikler konusunda büyük tepkiler almaya devam ediyor.
Futbol takımının Eskişehir’den Hollanda’ya 3 saatlik özel uçuşu ve voleybol takımının Tokyo’ya 16 saati bulan çileli seyahatleri göz önüne alındığında bu tezatlık ve gariplik daha da artıyor.
Sözcü