''ASIL MESELE!''

BJK Divan ve Kongre üyesi Murat ÇELİK'in Posta gazetesi köşe yazısı...
Haberin yayılanma tarihi:31 Ekim 2025, Cuma

Gündemin Son Sıcak Başlığı Futbolda, Hakemlerin Bahis Oynadığına İlişkin İddialar;

Her kafadan bir ses çıkıyor. Konuyu bizatihi Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) taşıdı gündeme. Doğal olarak -tam tabiriyle- yer yerinden oynadı. Ardından savcılık girdi devreye. Soruşturma İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sürdürüyor. Federasyon elindeki bilgi ve belgeleri başsavcılık ile paylaştı.

Bu arada aldığım bilgi ‘sürecin hassasiyeti çok ve disiplin süreçlerinin başlaması nedeniyle, kurumsal açıklamalar dışında hiçbir açıklama yapılmaması kararı alındığı’ şeklinde.

O Kurumsal Açıklama Dün Geldi

TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu bir yazılı açıklamayla kararlılık mesajı verdi. Uzunca metnin son bölümündeki şu cümlelerin altını çizelim önce: “Türk futbolunu şaibeden, kirli ilişkilerden ve menfaat ağlarından temizlemeden hiçbirimiz huzur bulmayacağız. Bu açıklamayı bir uyarı değil, bir dönüm noktası olarak kabul edin.” Aldık, kabul ettik Sayın Başkan. Umarız. Umarız, dediğiniz gibi olur. Canıgönülden...

Ancak -yazının başlığındaki- ‘asıl mesele’ de tam bu noktada zuhur ediyor işte. Bu sözlerinize gönül rahatlığıyla “Evet, işte böyle olacak ve bazı şeyler değişecek” diyemiyoruz hiçbirimiz. “Umarız” diyebiliyoruz ancak. Neden? Çünkü güvenemiyoruz. Soruşturmanın bir yere kadar gidip daha fazla ilerleyemeyeceği kanaati hakim neredeyse hepimizde. “Bu olayda da birkaç günah keçisi bulunur, fatura onlara kesilir ama düzen yine değişmez” diyenler çoğunlukta. Bayağı bir sivrisinek öldürülür ama bataklık yerli yerinde kalır yani.

Mevzu ziyadesiyle medyatik. Dolayısıyla sulandırılmaya da bir o kadar müsait. Dezenformasyona, manipülasyona sonuna kadar açık. Hele de liyakatin yerini yapay zekânın aldığı sosyal medya çağında.

Bir Dizi Soru Var Gündeme Dair

Sadece birkaçı ile bitireyim: Sapla saman ayırt edilebiliyor mu?

Adı geçen hakemler kendilerini savunma imkânı bulabiliyor mu?

Medyada, özellikle de sosyal medyada, masumiyet karinesi ne kadar gözetiliyor?

Endüstriyel futbol, hele de ‘yasa dışı bahis’ dünyasının hegemonyasındaki endüstriyel futbol, zaten ne kadar spor?

Bu dünyanın temiz olmadığı aşikâr ama bütün bu kirlilik içinde temiz kalmayı başarmış az sayıdaki insanı nasıl koruyacağız? (Çünkü en çok onlara ihtiyacımız var.) Ve maalesef en önemlisi...

Geçmişte bambaşka konulardaki çok sayıda soruşturma ve dava süreçlerinden edindiğimiz tecrübeyle...

Bu işin sonunda; suçluluğuna hükmedilenlerin gerçekten suçlu, masum denilenlerin gerçekten suçsuz olduğuna hangimiz ne kadar ikna olacağız?

‘Asıl mesele’ dediğim bu işte.

YorumlarHiç Yorum Yapılmamış.     'İLK YORUMU SEN YAP'

Adınız Soyadınız:

E-Postanız:

Yorumunuz:

7 + 2 = ?

 




En Son Haberler
haber yazılımı: buki